High Definition (HD), yeni kuşağın en yeni görüntü deneyiminin adı olmakla kalmıyor; yaþşmdan beklentilerini daima ‘high’ tutan bir neslin detaylara doğru derinleşen duruş biçimine teknoloji eliyle verilen en son ‘tanımlama’nın da adı. Mümkün olan en gerçekçi görüntü, mümkün olan en gerçekçi ses, mümkün olan en gerçekçi duygular…
Yaşama High Definition!
High Definition (HD), yeni kuşağın en yeni görüntü deneyiminin adı olmakla kalmıyor; yaşamdan beklentilerini daima ‘high’ tutan bir neslin detaylara doğru derinleşen duruş biçimine teknoloji eliyle verilen en son ‘tanımlama’nın da adı. Mümkün olan en gerçekçi görüntü, mümkün olan en gerçekçi ses, mümkün olan en gerçekçi duygular…
Analog yayınların yerini dijital yayınlara, tüplü televizyonların, plazma ve LCD televizyonlara, kasetli video oynatıcılarının VCD, DVD veya DivX ‘lere bıraktığına şahit olan dünya, bugün, yepyeni bir görüntü teknolojisi deneyiminin eşiğinde. “High Defi nition” (yüksek tanımlama, nam-ı diğer yüksek çözünürlük) kaydedilen görüntünün izlenmesinde ‘gerçekçilik’ ve ‘netlik’ kavramlarını yeniden düşünmemize yol açtı. HDTV yayınlar, “HD Ready” uyumlu plazma ve LCD televizyonlar, HD kameralar ve Blu-Ray disk gibi kavramlar çağımız insanının iletişim teknolojileri ile olan ilişkisini adeta yeniden tanımladı.
Dijital’in uyandırdığı dev… Dijital yayınların uygulanmaya başlamasıyla beraber, yayın maliyetlerinde bir düşüş, bant genişliklerinde bir artış ve dolayısıyla bir kapasite fazlasının ortaya çıktığı görüldü. İşte bu durum, dijital yayın teknolojisinin kullanılmaya başlamasından neredeyse 25 sene öncesinde ortaya çıkmış, uyuyan bir devi uyandırdı, yani HDTV (High Definition TV) teknolojisini tekrar gündeme getirdi. Zira, HDTV teknolojisi o kadar kaliteli bir içeriği ifade ediyordu ki, bu boyuttaki bir yayını o dönemlerde kullanılan analog yayın sisteminin taşıması bir hayli külfetliydi. Bir Japon yayın kuruluşu olan NHK (Nippon Hoso Kyotai), 1968 yılında çalışmalarına başladığı ve “muse” adını verdiği ilk HDTV teknoloji yayınının prototip denemesini 70’li yıllarda yapmış, daha sonra bu teknolojiyi başta ABD olmak üzere diğer ülkelere de benimsetmeye çalışarak uluslararası bir standart haline getirmeyi amaçlamıştı. Fakat Amerika’da özellikle o dönem yerel yayıncıların karşı çıktığı bu sistemi, Amerikalılar geliştirerek analog formattan kurtarıp 90’lı yıllarda tamamen dijital bir HDTV teknolojisine dönüştürdüler. 1995 yılında Amerikan FCC (Federal Communications Commission) kuruluşunun HDTV formatını bir standart olarak ilan etmesiyle, bu teknoloji artık resmen kullanılmaya başlandı. Bugün başta Japonya, ABD ve Avrupa’da olmak üzere HDTV teknolojisi bir standart halini aldı; HD formatında yeni içerikler ve yeni kanalların katılmasıyla gelişerek yakın geleceğin alternatifsiz yayın ilkesi haline geldi. Yayın kuruluşları alt yapılarını hızla bu standarda göre uyarlarken, televizyon üreticileri ise bu yayınlara uygun gelişmiş cihazlar üretip “HD Ready” adı altında ayrı bir kalite standardı oluşturdular.
5 Kat daha net…
Peki, “HD tam olarak nedir ve bana ne fayda sağlar?” Bu soruyu en basit şekilde şöyle cevaplayabiliriz: HDTV uyumlu bir televizyon ile mevcut standart televizyonlarda aldığımız yayının beş katı kadar bir yayın bilgisini alabiliriz. Bu da, çok net olan yüksek çözünürlüklü görüntüleri, DVD kalitesinin ötesinde bir ses ile izleyebileceğimiz ve birçok interaktif uygulamaları yapabileceğimiz anlamına geliyor. Görüntünün “çözünürlük” (resolution) olarak ifade edilen kalitesi, piksellerin en ve boy için olan sayılarının çarpımıdır. Bu sayı ne kadar yüksek olursa görüntünün “tanımlılığı” (defi nition) o kadar yüksek olur.
Sonuç olarak, bir HD görüntüsünde çözünürlük, standart bir DVD veya analog TV görüntüsüne göre en az beş kat daha yüksektir bu da görüntünün 5 kat daha fazla detaya sahip olması demek.
Digiturk HD için gün sayıyor…
HD yayın teknolojisi, 2007 yılından itibaren Digiturk üzerinden sunulmaya başlanacak. HD uyumlu televizyonlarla birlikte kullanılarak HD yayınları izleme imkanı verecek özel digikutular, yüksek çözünürlüklü yayınları alabilmenin yanı sıra çok farklı fonksiyonları da beraberlerinde getirecekler. Örneğin kutuların PVR (Personal Video Recorder-Kişisel Video Kaydedici) olarak adlandırılan özelliği sayesinde izleyiciler, diledikleri programları sayısal ortamda kaydedebilecekler. Digiturk, HD yayınları öncelikle bazı özel sinema, futbol, belgesel kanallarında gerçekleştirecek ve zaman içinde HD kalitesini diğer kanallarına da taşıyacak.